Maverayı Kafkas Ekseninde Iğdır Pamukları (1925-1938)

Bu çalışmanın amacı mikroklima iklim özelliği sayesinde yetiştirdiği pamuğu Maverayı Kafkas ülkelerine ihraç eden veya transit ticaretle geçiren Iğdır kazasının 1925-1938 yılları arasında Türk iktisadına yönelik katkısını serimlemektir. Millî Mücadele döneminde Sovyet Rusya ile geliştirilen ikili il...

Full description

Saved in:
Bibliographic Details
Main Author: Mehtap Başarır
Format: Article
Language:English
Published: Atatürk University 2025-01-01
Series:Turcology Research
Subjects:
Online Access:https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/4187755
Tags: Add Tag
No Tags, Be the first to tag this record!
Description
Summary:Bu çalışmanın amacı mikroklima iklim özelliği sayesinde yetiştirdiği pamuğu Maverayı Kafkas ülkelerine ihraç eden veya transit ticaretle geçiren Iğdır kazasının 1925-1938 yılları arasında Türk iktisadına yönelik katkısını serimlemektir. Millî Mücadele döneminde Sovyet Rusya ile geliştirilen ikili ilişkiler çok yönlü devam ederek gelişti. 1925 yılında Azerbaycan, Ermenistan, Gürcistan Sovyet Cumhuriyetleri (Maverayı Kafkas), SSCB ve Türkiye arasında imzalanan konsolosluk antlaşmasının onaylanması sayesinde ilgili bölgede görev yapan Türk konsolosları vatandaşlarının hukuk ve menfaatlerini koruma ve özellikle de ticareti teşvik etme temelli yükümlülükler üstlendiler. Böylece çalışmaya esas sınırlar içerisinde yol sıkıntısı sebebiyle ürettiği pamukları İstanbul’a dahi Batum Limanı üzerinden göndermek zorunda kalan Iğdır çiftçisi ve tüccarının en önemli çıkış kapısı Maverayı Kafkas sınır bölgesinde yaşadığı sıkıntıların iz düşümleri konsolosluk raporları üzerinden yansıtılmaya çalışılmıştır. Bu bağlamda çalışma konusuna yönelik veriler, Devlet Arşivleri Başkanlığı Cumhuriyet Arşivi, Dışişleri Bakanlığı Türk Diplomatik Arşivi, TBMM Zabıtları ile telif ve tetkik eserlerden elde edilmiştir. Sonuçta 1925-1938 sürecinde Iğdır’a yakınlığı sebebiyle Maverayı Kafkas bölgesinden alınan pamuk tohumlarının çiftçinin kullanımına sunulduğu, elde edilen hasadın da daha çok bu bölgeye satıldığı ancak zaman zaman hastalık bahanesiyle SSCB’nin Iğdır pamuklarını ucuza kapatmak gibi tutum sergilediği fark edilmektedir. Diğer taraftan bazı Ermeni görevlilerin tarihsel ve dönemsel olayların etkisinde kalarak hareket edebileceklerine yönelik konsolos raporları üzerine Türkiye’nin daha tedbirli davrandığı bürokratik yazışmalarda görülmektedir.
ISSN:2822-2725